TÜKETİCİYİ KORUMA DERNEĞİ ZEYTİNİME DOKUNMA!

"Ölmez Ağaç" Ranta Kurban Edilemez!

Zeytin ağacı, yani "Ölmez Ağaç", genç Cumhuriyet'in tarımsal kalkınma ve halkçılık projelerinin simgelerinden biridir. 1925'te devlet arazilerindeki zeytinliklerin köylülere taksitle satılması, 1929'da çıkarılan "Yabani Ağaçların Aşılanması Yasası", 1939'da Atatürk'ün öncülüğünde kabul edilen 3573 Sayılı "Zeytinciliğin Islahı Hakkında Kanun" gibi uygulamalar; Cumhuriyet'in, bu coğrafyanın bereketine nasıl sahip çıktığını göstermektedir. Dünyada yalnızca Türkiye, zeytin ağacına özel yasa çıkararak bu kadim ağacı yasal koruma altına almıştır.

 

Bugün ise mevcut iktidar, "kamu yararı" bahanesiyle, enerji ve maden yatırımları adına bu yasal korumayı fiilen yok saymaktadır. 150 yılı aşkın yaştaki asırlık zeytinlikler, bilim dışı ve vicdan yoksunu gerekçelerle ranta açılmak istenmektedir.

 

Zeytinliklerin taşınabileceği yönündeki açıklamalar bilimsel gerçeklikten uzak, toplumun aklıyla alay etmektir.

 

Dünya elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı yükselmekte, temiz elektrik üretimi artışı hedeflenmekte, küresel düzeyde fosil yakıtlardan elektrik üretiminden vazgeçilmesi ve termik santrallerin kapatılması planlanmakta iken, Türkiye zeytinliklerini maden sahalarına kurban etmektedir:

 

2004 yılında yerli kömür santrallerinin elektrik üretimindeki payı %14'ün altındaydı. Aradan geçen 20 yılın sonunda, 2024 yılında elektrik üretimimizin %39'u yerli kömürden elde edilirken toplamda %55'i fosil yakıtlardan üretilmiştir.

 

Bugün 1 ton termal kömür 100 dolar, 1 ton zeytinyağı ise 7.100 dolar değerindedir. Bu tablo, zeytinin sadece kültürel ve ekolojik değil, aynı zamanda ekonomik bir hazine olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Kamuoyunda "Maden Kanunu'nda Değişiklik" olarak bilinen bu yasa teklifi sadece zeytinlikleri değil;

 

54 muhafaza ormanını,

 

247.000 hektarlık doğal alanı talan ve ranta açacaktır.

 

GENEL KURULUMUZUN KARARIDIR:

 

"Zeytinime Dokunma" çağrımız, sadece bir uyarı değil; aynı zamanda tarihe not düşen bir direniştir.

 

Yeni seçilen TÜKODER Merkez Yönetim Kurulu, bu yasa teklifinin geri çekilmesi için Türkiye Büyük Millet Meclisi nezdinde resmî girişimde bulunmakla görevlendirilmiştir.

 

Bu görevle Sayın Milletvekillerimize sesleniyoruz, siz bizleri temsil ediyorsunuz, bizler adına bu yasaya dur deyin, genel kuruldan geri çekilmesini sağlayın, yoksa halk, gün gelir faturayı kime keseceğini çok iyi bilir.

 

Zeytinliklerin korunması, kamusal sorumluluk olduğu kadar, tüketici hakkı ve yaşam hakkı mücadelesinin de bir parçasıdır.

 

YAŞASIN ZEYTİN AĞAÇLARIMIZ!

YAŞASIN TÜKETİCİNİN ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİ!

TÜKODER - TÜKETİCİYİ KORUMA DERNEĞİ

MERKEZ YÖNETİM KURULU