MUTLU ''KİM TUTAR KÜÇÜK ENİŞTEYİ''

Büyükşehir Beledisi tarafından restorasyonu yapılarak Ensar Vakfı’na tahsis edilen Tarihi Pembe Köşk’ün açılışı Bilal Erdoğan’ın katılımı ile gerçekleşti. Açılış törenine AKP döneminde İzmit Belediyesi tarafından TÜGVA’ya 25 yıllığına tahsis edilen öğrenci yurdu gündeme geldi. Bir süredir CHP’li İzmit Belediyesi’nin geri almak istediği yurt tartışmalarına Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın da dahil oldu. Konu ile ilgili yorum yapmayan Büyükakın, Bilal Erdoğan’ın katıldığı etkinlikte topa girdi. Büyükakın TÜGVA yurdu tartışmaları ile ilgili, “Bir yer alırlarsa iki yer vermeyen namerttir” ifadelerini kullandı.

“GÖREVDEN ALMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Büyükakın yaptığı konuşmada, “Bir yer alırlarsa iki yer vermeyen namerttir. Burası Ensar Vakfına anasının ak sütü gibi helal olsun. Burada gençliği yetiştirecek hizmet vermezseniz bu milletin vebali boynunuzadır. Bizim maksadımız ortada. Bu bir varoluş mücadelesidir” ifadelerinde bulundu. Saadet Partisi İl Başkanı Zafer Mutlu konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi; “ AK Parti özellikle kendi görüşündeki kendisini destekleyen, kendi gençlik kolları altyapısı gibi gördüğü vakıf ve derneklere çok büyük hizmetler yapıyor; çok büyük ayrıcalıklar tanıyor. Bu vakıfların yarın AK Parti’yi eleştirmeye başladığını duydukları anda ise anında ya bu konuda konuşanları görevden almaya çalışıyorlar veya buraya olan bütün yardımlarını desteklerini çekiyorlar.

“KİM TUTAR KÜÇÜK ENİŞTEYİ”

Amaç, hizmet eden kuruluşlara destek sağlamak kabul. Peki sizi eleştirmeye başladığında bu kuruluşlar hizmet etmekten vaz mı geçmiş sayılıyorlar bunu anlamak mümkün değil. Bizim Anadolu Gençlik Derneğimiz gibi fayda sağlayan yerleri Diriliş Kampı’ndaki gibi kampı çok görüyorlar. Derdiniz, topluma hizmet üreten vakıf ve derneklere katkı sağlamaksa bunu sizi eleştiren, sizden olmayan ancak yine hizmet etme gayretinde olan diğer kuruluşlara yapmanız gerekir çünkü siz adaleti tesis etmek zorundasınız. Büyükşehir imkanlarını sağlarken her görüşten insanların hakkını ve hukukunu yönetiyorsunuz. Dolayısıyla bu konuda eşit mesafede olabilmeniz gerekmektedir. Bu çıkışı da o filmlerde olan ‘kim tutar küçük enişteyi’ çıkışına benzetiyorum.”